Mersin, İhsaniye Mh. 4903 Sk. No: 20 Kat: 1 D: 4 Akdeniz  
Gsm : 0532-601-48-61 / Tel: 0324-503-44-52

İş Kazası davası

İş Kazası Davası

İş Kazası Nedeniyle Tazminat Davaları

İş Kazası davası ile ilgili düzenlemeler 6331 sy İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununda yer alır. Kanunda iş kazası;

işyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen engelli hale getiren olay”

şeklinde tanımlanmıştır.

Bu tanıma göre, işyerinde veya işyerinde olmamakla birlikte, işin yürütümü nedeniyle meydana gelen her türlü kaza iş kazası niteliğindedir. Bir kazanın iş kazası olup olmadığının tespitinde, İş Kanunu’na göre işyeri sayılan yerlerin önemi vardır.

İşyeri Sayılan Yerler Nerelerdir?

İşyerinin üretim ve çalışması ile bağı bulunan ve işyeri yönetimi altında bulunan yerlerin işyeri sayılacağı tartışmasızdır. Bununla birlikte dinlenme, yemek, uyku, emzirme, bakım, mesleki eğitim ve revir olarak kullanılan eklentiler ile işyerinin avlusu da işyerinden sayılır ve burada yaşanan kazalar iş kazası niteliğinde olur. İşyeri servisinde yaşanan kazalar da iş kazası olarak değerlendirilir.

İş Kazası Ödenekleri ve Şartları Nelerdir?

İş kazasının meydana gelmesi durumunda, SGK tarafından işçiye bazı ödenekler sağlanır. Bunun için herhangi bir prim süresi şartı yoktur. İş kazası, işçinin işe başladığı ilk gün gerçekleşse dahi, işçi bu ödeneklere hak kazanır. Aynı zamanda iş kazasına ilişkin iş güvenliği hükümlerinden faydalanır.

İş kazasının sonuçlarına göre işçiye ödenmesi gereken haklar;

  • Geçici iş göremezlik ödeneği
  • Sürekli iş göremezlik geliri
  • İş kazası sonucunda ölüm meydana gelmişse, ölen işçinin ailesine bağlanan ödenekler
  • Ölen işçi için cenaze ödeneği
  • İşçinin maaş bağlanmış olan kız çocuklarına evlenme ödeneğidir.

İş Kazası Bildirimi Ne Şekilde Yapılır?

İş kazasının Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirimi zorunludur. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 14. Maddesi ile kuruma bildirim yükümü işverene yüklenmiştir.

Düzenlemeye göre; işveren, işyerinde meydana gelen iş kazasını, kazadan sonraki üç iş günü içerisinde kuruma bildirmekle yükümlüdür. İşverenin, iş kazası bildirimi yapmamasının bazı sonuçları vardır.

İşveren İş Kazasını Kuruma Bildirmezse Ne Olur?

Kanunun 26. Maddesinde, işverenin iş kazasını kuruma bildirmemesi durumunda idari para cezası öngörülmüştür. Yasal süre içerisinde gerekli bildirimi yapmayan işverene iki bin TL tutarında idari para cezası uygulanır.

Ayrıca işçinin kuruma ihbarı halinde, ihbar tarihine kadar geçen sürede işçiye ödenecek geçici iş göremezlik ödeneği, işverenden tahsil edilir.

İş Kazası Bildirimi Hakkında Yargıtay Kararı

İş kazası bildirimi hakkında Yargıtay 21. Hukuk Dairesi kararı aşağıdaki şekildir.

506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununda, sigortalının işyerinde bulunduğu sırada meydana gelen ve sigortalıyı bedence veya ruhça arızaya uğratan olay, iş kazası olarak kabul edilmiştir. İşveren, iş kazasını en geç iki gün içinde Sosyal Sigortalar Kurumuna bildirmekle yükümlüdür….

Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere, SSK tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin davalarda, öncelikle zararlandırıcı sigorta olayının iş kazası niteliğinde olup olmadığının tespit edilmesi, haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için Kurum tarafından sigortalıya bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin de belirlenen tazminattan indirilmesi gerekir.

İşyerinde, işvereni tarafından darp edilen davacı sigortalı işçinin, işitme kaybına uğraması sonucu oluşan maddi ve manevi zararının giderilmesi için maddi ve manevi tazminat talep ettiği davada, SSK’nın olaydan haberdar edilmediği anlaşıldığından, olayın iş kazası sayılması ve meslekte kazanma güç kayıp oranının saptanması ile Kurum tarafından gelir bağlanması için SSK’ya başvuruda bulunması, SSK ve işvereni hasım göstermek suretiyle tespit davası açması için davacıya süre tanınmalı, sonucuna göre karar verilmelidir.

(Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 2006/5863 E, 2006/9097 K, 28.9.2006 T)

İş Kazası Tazminat Davasında Hangi Zararlar Talep Edilir?

İş kazası sonucunda bedensel zarar meydana gelmişse;

  • Tedavi giderleri,
  • İş kazasından kaynaklanan geçmişe dönük kazanç kaybı,
  • İş gücü kaybından dolayı geleceğe yönelik uğranılan maddi zarar talep edilebilir.

İş kazası sonucunda ölüm meydana gelmişse, işçinin mirasçıları ve ekonomik desteğinden faydalananlar;

Her iki durumda da ayrıca manevi tazminat hakkı doğar.

İş Kazası Tazminatı Nasıl Hesaplanır?

İş kazasından kaynaklanan tazminat miktarının hesabında, kazanın niteliği, işçide yarattığı ve ileride yaratacağı bedensel zarar, neden olduğu iş gücü kaybı oranı, işçinin yaşı, geliri, yaptığı işin niteliği gibi kriterler dikkate alınır.

Maddi tazminat davasında, SGK tarafından karşılanmış olan zarar kalemleri ve ödenekler, maddi tazminat miktarından mahsup edilir.

İş kazası nedeni ile manevi tazminat talep etmek mümkündür. Manevi tazminat, kural olarak, meydana gelen olayın yarattığı manevi yıkım, üzüntü, çekilen acı gibi zararların tazmini için istenen bir tazminat türüdür. Dolayısıyla objektif bir hesaplama kriteri bulunmamaktadır. Ancak yukarıda saydığımız kriterler, manevi tazminat miktarının belirlenmesinde de etkili olur. Bununla birlikte, “tazminat zenginleşme nedeni olamaz” kriteri de sınırlayıcı bir kural olarak dikkate alınır.

İş Kazası Davasında Yetkili Mahkeme Neresidir?

Kural olarak, iş kazalarına ilişkin davalarda yetkili mahkeme;

  • işveren şirketin yetkili merkezleri ve
  • kazanın meydana geldiği yerdeki iş mahkemeleridir.
    Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 2014/11828 E, 2014/17436 K , 15.09.2014 tarihli kararında, haksız fiilden kaynaklanan davalardaki yetki kurallarının iş kazası davalarında da uygulanacağı kabul edilmiş ve davacı işçinin yerleşim yeri mahkemelerinin de yetkili olduğuna karar verilmiştir.

HMK’ nın “Haksız Fiilden Doğan Davalarda Yetki” başlıklı 16.maddesine göre haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.

5521 Sayılı Kanun’’un 5. maddesinde, bu maddeye aykırı sözleşmenin muteber olmadığı belirtilmek suretiyle yetkinin kesin ve kamu düzenine ilişkin olduğu belirtilmiş ise de iş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davalarda HMK’ nın 16.maddesinin uygulanma yeri olup olmadığının tartışılması gerekmektedir.

İşçinin Korunması İlkesi

İş Hukuku Yargılama Kurallarının, İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Mevzuatının temel prensibi olan “işçinin korunması temel ilkesi” ne uygun düşecek biçimde yorumlanması Anayasa’ nın 2.maddesinde tanımını bulan Sosyal Hukuk Devleti’ nin gereğidir. 5521 sayılı Kanun’un 5.maddesinde yer alan yetki kuralı ve sözleşme yasağı; işçilerin çalışmalarından doğan alacak ve tazminat haklarını en az giderle ve mümkün olan suretle elde etmelerine ve sözleşmelere işçi aleyhine yetki kuralı konulmasına engel olmaya yönelik olup diğer yasalar ile işçiler yararına getirilen düzenlemelerin uygulanmasına engel olacak biçimde veya genele yönelik getirilen bir hakkın işçiler yönünden uygulanma imkanını ortadan kaldıracak biçimde dar yorumlanması doğru değildir.

1086 sayılı HUMK’ un 21.maddesinde yer almayan ve zarar görene haksız fiilden doğan davasını zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da yerleşim yeri mahkemesinde açma imkanı veren HMK’ nın 16.maddesi 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş olup önceden planlaması veya iradesi olmaksızın zarara uğrayan mağdurun kendi yerleşim yeri mahkemesinde dava açmak suretiyle hak araması kolaylaştırılmak istenmiştir.

…. özel Kanun ile getirilen seçimlik yetkiyi Sosyal Hukuk Devleti’ nin gereklerine ve “işçinin korunması temel ilkesi” ne uygun ve karşılaştırmalı hukuktaki benzerlerinde olduğu gibi işçi yararına genişlettiği kabul edilerek HMK’ nın 16.maddesinin, 5521 Sayılı Kanun’’un 5.maddesi ile tanınan seçimlik yetki kuralının yanında (ilaveten) uygulanması gerektiği kabul edilmelidir.

Somut olayda, davacının yerleşim yeri Akdeniz Mersin olduğundan davacının seçimlik hakkını HMK’ nın 16.maddesine göre yerleşim yerinin yargı çevresi olarak bağlı bulunduğu Mersin İş Mahkemesi’ nde dava açarak kullanması hukuka uygun olup, mahkemece davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

(Yargıtay 21. HD 2014/11828 E, 2014/17436 K , 15.09.2014 T)

Yargıtay kararı uyarınca işçi, yerleşim yerinin bulunduğu iş mahkemelerinde de iş kazası tazminat davası açabilir.

İş Kazası Tazminat Davası Zamanaşımı Süresi

İş kazası nedeni ile açılacak maddi ve manevi tazminat davalarında zaman aşımı süresi, haksız fiile ilişkin genel hükümlere tabidir. Buna göre;

  • kazanın meydana geldiği veya
  • zararın ortaya çıktığı, zararın boyutlarının öğrenildiği (kesin maluliyet raporunun öğrenildiği tarih) tarihten itibaren iki yıl,
  • her halükarda, kazanın meydana geldiği tarihten itibaren on yıl içerisinde davanın açılması gerekir.
İş Kazası Davaları

İş Kazası Davasında Arabuluculuk Zorunlu Mu?

7036 sy Kanun ile İşçilik hak ve alacaklarına ilişkin davalar öncesinde arabuluculuk zorunlu hale getirilmiştir. Ancak iş kazası davalarında arabuluculuk zorunlu değildir. İş kazası nedeniyle ortaya çıkan tazminat uyuşmazlıklarında arabulucuya başvuru yapmadan dava açılabilir.

İş kazası tazminatı için zorunlu arabuluculuk öngörülmemişse de, taraflar ihtiyari arabuluculuk yoluyla anlaşmaya varabilirler. Bu durumda arabuluculuk sürecinde tarafların üzerinde anlaştığı hususlar tutanakla anlaşma altına alınır. Bu anlaşma mahkeme hükmü niteliğinde bir belge olur. Bu belgeye icra edilebilirlik şerhi alındıktan sonra ilamlı icra yoluyla takip yapılabilir. Tarafların iş kazası tazminatı konusunda arabuluculuk sürecinde anlaşması halinde bu konuda sonradan dava açılamaz.

Sık Sorulan Sorular

İş Kazası Tazminat Davası ve Ödenek İçin Kıdem Süresi Ne Kadardır?

İş Kazası ödeneklerinden faydalanmak ve bu konuda dava açabilmek için kanun herhangi bir kıdem şartı aramamaktadır. İşçi, işe başladığı ilk gün dahi iş kazası geçirirse, bu ödeneklerden faydalanabilir ve dava açabilir.

İşyeri Araç ve Servislerinde Yaşanan Kazalar İş Kazası Sayılır mı?

İşin yapılması sırasında kullanılan, işyeri araçları da işyerinden sayılır ve bu araçlarla yapılan kazalar da iş kazası olarak nitelenir. Yine işverenin sağladığı servis aracında geçirilen kazalar da iş kazası niteliğindedir. Yargıtay bazı kararlarında işçinin, iş yeri dışında servis aracından inip işyerine yürüyerek giderken veya servis aracı beklerken geçirdiği kazayı da iş kazası olarak kabul etmiştir.

İşçi İş Kazası Bildirimi Yapabilir Mi?

İşverenin, yasal süre içerisinde kuruma bildirim yapmaması durumunda, işçi de kuruma ihbarda bulunabilir. Bu durumda işveren yukarıda açıkladığımız yaptırımlara maruz kalır. Ayrıca işçinin iş kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat davası açması durumunda da, Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirim yapması ve kazanın iş kazası olup olmadığının tespiti ve mükerrer ödemelerin önlenmesi açısından gerekli görülmektedir.

İş Kazası Davasında Avukat Desteği

Mersin’de iş hukuku avukatı olarak hizmet veren avukatlık büromuza iş kazası tazminat davası, işe iade davası, kıdem ve ihbar tazminatı ve işçilik ücret alacakları davaları ve hizmet tespit davalarında avukat desteği için ulaşabilirsiniz. Büromuz ayrıca iş hukukunda uzman arabulucu sertifikası ile bu alanda yüz yüze ve online arabuluculuk hizmeti de vermektedir.

AvukatReyhan KAYIŞLI ARSLANBUĞA
Telefon0324 503 44 52 – 0532 601 48 61
BaroMersin Barosu – 4264 Sicil
Adresİhsaniye Mh. 4903 Sk. No: 20 Güneş Plaza Kat: 1 D: 4 Akdeniz / MERSİN
Mersin İş Hukuku Avukatı

Tüm faaliyet alanlarımıza buradan ulaşabilirsiniz: Arslanbuğa Mersin Avukatlık Ofisi

İş Kazası Davası” hakkında 8 yorum

  1. 05/04/2016 da iş kazası geçirdim yaklaşık 9 aydır çalışamıyorum 1 ay önce ameliyat oldum işveren maddi ve manevi hiçbir destek alamıyorum hastaneye her gittiğimde bana rapor verdiler iş yerine tazminat davası açmak istiyorum bu durumda ne yapmalıyım şu an çalışamıyorum ve başka hiçbir gelirim yok yardımcı olursanız sevinirim şimdiden teşekkürler

  2. Merhaba, öncelikle işverence SGK ‘ya bildirim yapılmamışsa, iş kazasını kuruma bildirip, hak ettiğiniz ödeneklerin bağlanmasını talep etmeniz gerekiyor. Bu aynı zamanda geçirdiğiniz kazanın iş kazası olup olmadığının tespiti bakımından da önem taşır. Bu başvurudan sonra da, başvurunun sonucunu beklemeden, işverene karşı iş kazasının neden olduğu zararlar için maddi ve manevi tazminat davası açabilirsiniz. Mahkeme, kuruma yaptığınız başvurunun sonuçlanmasını kendisi bekleyebilir.
    Dava ve başvuruların takibini avukat aracılığı ile yapmanızı öneririm. Maddi durumunuz avukat tutmaya elverişli değilse, bulunduğunuz yerdeki baronun adli yardım bürosuna başvurarak, avukat yardımı talep edebilirsiniz.

  3. Merhaba bende iş kazası geçirdim 45 gün rapor aldım fakat kaza geçirdikten 20 gün sonra ameliyat olmak zorunda kaldım raporum 45 gün daha uzadı ancak ilk raporumu doktor işbaşı vermiş fakat iş başı verdiği tarih pazar günü olduğu için ikinci raporum pazartesiden yazıldı arada 1 gün boşluk oluştu işvereniminde bunu dikkate almaması sonucu 45 günlük rapor ücretimi alamadım iki rapor arası boşluk oluştuğu için ve yaklaşık 2000 tl hastane masrafım oldu 3 ay çalışamadım vs vs iş kazasınıda iş yerinde devriye görevimi yaparken çevre aydınlatmalarınon yanmaması ve kamyon rampasının açık olmasından dolayı rampadan düşerek bileğimi kırdım ne yapmam gerekir 4 yıllık çalışanım tazminat davası açmam bana yarar sağlarmı teşekkürler.

  4. Merhabalar 19 Nisa’nda çalışmış olduğum firmada yüksekten düşme sonucu iş kazası geçirdim ayak bileğimde çatlak vardı iyileşti ancak yürüyemiyorum topuğumda kırık olduğu meydana çıktı ve hala tedavim devam ediyor ve raporluyum iş kazası geçirmiş olduğum firma nr maddi nede manevi hiç bir yardımda bulunmadı işin trajik yanı SSK ödemem asgari ücretten yapılmış çok düşük Meblada ödemeler alıyorum ancak firmanın umurunda değil hiç birşey vermiş olduğum raporları bile düzgün bildirmiyorlar ödemelerini çok geç almak zorunda kalıyorum iş kazası geçirmiş olduğum firmada iş güvenliğine nazaran hiç bir ekipman yoktu iş güvenliğine buna dahil lütfen nasıl bi yol izleyeceğimi bilemiyorum ne yapmalıyım nasıl bi yol izlemeliyim çıkmazlardayım 170 e asgari ücretten yatan SSK ve geçirmiş olduğum iş kazasından ötürü şikayette bulundum ama hala bi sonuç yok bu yaşamış olduğum iş kazasıyla alakalı maddi manevi tazminat davası açsam ne kadar haklı gösterebilirim kendimi yardımcı olursanız Onur duyarım iyi çalışmalar

  5. 07.11.2017 tarihinde is yerinde yuksek te çalışırken aniden fenalastim aort damarım genişleme en alt katmanında çatlama meydana gelerek hastaneye getirildim izmir ege üniversitesinde hayati tehlike nedeni ile ameliyata alındım aort damarım 10 cm değişti suni damar takıldı ve 3 ay raporum bittikten sonra is başı yaptım sonra hastalık is kazası yapılmadığını öğrendim is yerinde ola .olay is kazası degilmidir simdi 28.02.2019 tarihinde isten çıkartıyorlar ben bu vakte kadar işten atılma korkusuyla is kazası davası açamadım simdi kalp ameliyatı geçiren ve tansiyon ola. Kişiyi tehlikeli is ortamında çalıştırmayiz diyorlar simdi beni isten çıkarırlarsa ben 42 yaşındayım bu halde özürlü olarak kimse ise almaz emekliliğime 14 sene var benim bu is yerinde olan olay şikayetçi olup tazminat alma durumumum olurmu su an çok madur durumdayım ve işveren başından atmak için elinden geleni yapiyor

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön