Mersin, İhsaniye Mh. 4903 Sk. No: 20 Kat: 1 D: 4 Akdeniz  
Gsm : 0532-601-48-61 / Tel: 0324-503-44-52

Boşanma Avukatı

Yabancıların Türkiye’de Boşanma Dava ve İşlemleri

Türk vatandaşı olmayan kişiler Türkiye’de boşanma davası açabilir mi? Türkiye’de yaşayan yabancıların boşanma işlemleri nasıl yapılır? Yabancı unsurlu boşanma davalarında yetkili mahkeme neresidir?

Yazı içeriğinde yabancıların Türkiye’de boşanma dava ve işlemleri konusu açıklanacaktır.

Yurtdışında Yaşayan Türklerin Türkiye’de Boşanması

Türk vatandaşlarının, Türkiye’de boşanma davası açabilecekleri tartışmazdır. Bunun için Türkiye’de ikamet etmeleri de şart değildir. Diğer bir deyişle, yurtdışında yaşayan Türk vatandaşları, Türkiye’de boşanma davası açabilirler. Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının açacağı boşanma davasında yetkili mahkeme; MÖHUK gereğince;

  • Türkiye’de eşlerden birisinin yerleşim yerinin bulunması halinde bu yer mahkemelerinden birisi,
  • Eşlerin Türkiye’de yerleşimi yoksa, davacı eşin Türkiye’deki son yerleşim yeri
  • Türkiye’de hiç ikametgahı olmamışsa Ankara, İstanbul veya İzmir mahkemeleridir.
Yabancıların Türkiye’de Boşanması

Yabancı Uyruklular Türkiye’de Boşanabilir mi?

Diğer eşin Türk vatandaşı olması halinde, yabancı uyruklu eş de Türkiye’de boşanma davası açabilir. Bu durumda yetkili mahkeme davacı veya davalı eşin yerleşim yeri aile mahkemeleri olur. Eşlerin Türkiye’de yerleşiminin bulunmaması halinde yetkili mahkeme, yukarıdaki açıklamamızda belirttiğimiz şekilde tespit edilir. Buna ek olarak, HMK gereğince, eşlerin dava öncesi son altı aydır birlikte yaşadıkları yer mahkemesi de yetkilidir.

İlginizi Çekebilir : Uluslararası Boşanma Davaları

Her İkisi de Yabancı Olan Eşler Türkiye’de Boşanabilir mi?

Eşlerin her ikisi de yabancı ise, Türkiye’de boşanma davası açmak yine mümkün olabilmektedir. Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’da, yabancıların Türkiye’de boşanma davası açmasını engelleyen bir düzenleme bulunmamaktadır. Kanunun 14. maddesinde, boşanma halinde uygulanacak hukuk düzenlenmiştir. Buna göre boşanma davalarında;

  • Eşlerin müşterek milli hukuku,
  • Eşler farklı vatandaşlıktaysa birlikte yaşadıkları yer hukuku,
  • Birlikte yaşamıyorlarsa, Türkiye’de açılan davalarda Türk hukuku uygulanır.

İlginizi Çekebilir : Yurtdışına Tebligat Nasıl Yapılır?

Yabancı unsurlu davalarda uygulanacak hukuk, yabancı hukuk olsa bile, davanın yürütülmesinde uygulanacak usul, yetkili mahkemenin usul hukukudur.

Kanunun, Türk mahkemelerinin yetkisini düzenleyen 40. maddesi şu şekildedir.

Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisini, iç hukukun yer itibariyle yetki kuralları tayin eder.

(MÖHUK m.40)

Boşanma davalarında yetkili mahkeme Medeni Kanun’da düzenlemiştir. Düzenlemeye göre boşanma davası, eşlerden birisinin yerleşim yeri veya eşlerin dava öncesi son alt aydır birlikte yaşadıkları yer mahkemesinde açılabilir.

Türkiye’de Yerleşimi Olmayan Yabancıların Durumu

MÖHUK ve TMK yetki düzenlemelerinden, boşanma davalarında yetkili mahkemenin, eşlerin yerleşim yerine göre belirlendiği görülmektedir. Bunun sonucu olarak; eşlerin her ikisi de yabancıysa, ancak birisinin yerleşim yerinin Türkiye’de olması halinde burada boşanma davası açılabilir. Yargıtay uygulaması da bu şekildedir.

Davanın tarafları yabancıdır. Yabancı unsur ihtiva eden davalarda Tük mahkemelerinin milletlerarası yetkisini, iç hukukun yer itibarıyla yetki kuralları tayin eder. ( 5718 s. MÖHUK. md. 40 ) iç hukuk, bir davada yer itibarıyla hangi mahkemeyi ( veya mahkemeleri ) yetkili göstermiş ise, bu mahkeme, o davada milletlerarası yetkiye de sahiptir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 168. maddesine göre; boşanma veya ayrılık davaları, eşlerden birinin yerleşim yerinde veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesinde açılır. Bu yerlerden birini seçme hakkı davacıya aittir. Davacı, kendi yerleşim yerinin İstanbul olduğunu ileri sürdüğüne göre, İstanbul’un dava tarihi itibarıyla davacının yerleşim yeri olup olmadığı belirlenmelidir. Dava 13.05.2009 tarihinde açılmıştır. Dosyaya sunulan belgelerden, davacının 06.11.2008 ile 06.11.2010 tarihleri arasında iki yıl süreli yabancılara mahsus ikamet tezkeresiyle Türkiye’de bulunduğu anlaşılmaktadır. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununa göre, Türkiye’de her hangi bir amaçla en az altı ay süreli ikamet tezkeresi almış olan yabancıların Genel Müdürlükçe “Yabancılar Kütüğüne” kaydedilmeleri ( md.8/1 ) ve yerleşim yeri adreslerinin bu kütüğe işlenmesi, bu kanuna dayanılarak çıkarılan 15.08.2007 tarihinde yürürlüğe konulan “Adres Kayıt Sistemi Yönetmeliğine” göre de, bu durumda olan yabancıların yerleşim yeri ve diğer adres bilgilerinin elektronik ortamda tutulması zorunludur. ( Yönetmelik md.10/1 ) o halde, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nden, davacının “yabancılar kütüğünde” kaydının olup olmadığı ve aynı kütükte dava tarihi itibarıyla Türkiye’deki yerleşim yeri adresiyle ilgili bir bilginin bulunup bulunmadığı sorulup tespit edilmeli, kişilerin adres beyan formundaki bildirimlerinin aksi sabit oluncaya kadar geçerli ( Yönetmelik md.13/1 ) olacağı da dikkate alınmalı, bu ve tarafların gösterdikleri tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Açıklanan yönler araştırılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.

(Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2010/4537 E, 2011/8105 K, 10.5.2011 T)

Ancak Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2010/4537 E, 2011/8105 K sy kararında üyelerden birinin karşı oy yazısında;

Bir kimse için, Türkiye’deki yerleşim yerinin mevcut olup olmadığı konusunda subjektif ve objektif unsurların bir arada gerçekleşmiş olması gereklidir. Subjektif unsur “yerleşme niyeti” objektif unsur “sürekli olarak oturma”dır. Bir yabancı, sürekli Türkiye’de oturmakta, yani objektif unsur gerçekleşmiş olsa bile; subjektif unsur ( yerleşme niyeti ) oluşmamışsa; o kişinin Türkiye’de yerleşim yerinin mevcut olduğundan söz edilemez. Yerleşme niyetinin araştırılmasında; yabancı kişinin Türkiye’de ikamet tezkeresinde gösterilen adresinin bulunduğu yeri “ekonomik ve sosyal olarak yaşamının odağı” haline getirmiş olup olmadığına bakılacaktır. Öğretide ikamet tezkeresinin yerleşim yerine karine bile teşkil etmediği savunulmaktadır. Düşünceme göre de böyledir…

Davacı vekili, temyiz dilekçesinde yerleşme niyetini ( subjektif unsur ) mahkemece yeterince araştırılmadığını; delillerinin tam olarak toplanmadan yetki itirazının kabulüne karar verildiğini ileri sürmüştür. Yabancı unsurlu davalarda uygulanacak hukuk yabancı hukuk olsa bile; davanın yürütülmesinde geçerli usul hukuku “mahkemenin hukuku”dur. Türk usul hukukunda yetki itirazının “hadise” şeklinde, yani bir ön-sorun olarak incelenmesi gerekir ( HUMK.md.187/2,196,224 )…

Mahkemece, tarafların, davacının İstanbul/Türkiye’de yerleşmek niyetiyle oturduğu/oturmadığı konusunda gösterdikleri ( gösterilmemişse gösterme olanağı tanınarak ) tüm deliller birlikte değerlendirilerek; mahkemenin yetkili olup olmadığı konusunda bir karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle yetkisizlik ararı verilmesi doğru olmamıştır. Değerli çoğunluğun yerleşim yerinin subjektif unsurunun belirlenmesinde “ikamet tezkeresi”ne karine gücü veren ( kanımca gereğinden fazla önem veren ) görüşüne katılmadığımdan; hükmün bu değişik gerekçeyle bozulması gerektiğini düşünüyorum”

(Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2010/4537 E, 2011/8105 K, 10.5.2011 T – karşı oy yazısı)

şeklinde görüş bildirilmiştir. Bu görüşe göre, Türkiye’de ikamet tezkeresi bulunmasa bile yabancının Türkiye’de yerleşme amacıyla bulunması, yerleşik olduğunun kabulüne yeterli olmalıdır.

Bununla birlikte, HMK düzenlemesine göre, boşanma davalarında yetki, kamu düzenine ilişkin değildir. Bu durumda, davalı eşin yetki itirazında bulunmaması durumunda, yerleşik olmayan yabancının açtığı boşanma davasında yetki problemi yaşanmamalıdır.

Sık Sorulan Sorular

Yabancı uyruklu kişiler Türkiye’de boşanabilir mi?

Yabancı uyruklu kişiler Türkiye’de boşanabilir. Davalı eşin Türk vatandaşı olması halinde, yabancı uyruklu kişi Türkiye’de boşanma davası açabilir. Her iki eş de yabancı uyruklu ise ancak eşlerden birisinin Türkiye’de yerleşiminin olması halinde burada boşanma mümkündür.

Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşları Türkiye’de boşanma davası açabilir mi?

Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşları, Türkiye’de yerleşimleri bulunmasa bile burada boşanma davası açabilir.

Türkiye’de açılan boşanma davasına davalının katılmazsa ne olur?

Türkiye’de açılan boşanma davasının görülmesi için yurtdışında yaşayan Türk veya yabancı eşin katılması zorunlu değildir. Ancak davalı eşe usule uygun tebligat yapılması gerekli ve yeterlidir. Bu nedenle davalı eşin güncel adres bilgileri önem taşır.

Yabancı ile boşanma nasıl olur?

Türk vatandaşı veya yabancı ile boşanma arasında usul farkı bulunmamaktadır. Ancak yurtdışında yaşayan Türk vatandaşı ile yabancı uyruklu kişiye tebligat usulünde farklılıklar vardır. Bunun dışında, davadaki delillerin toplanması ve boşanma kararının verilmesinde Türk mahkemesi aynı usulü uygular.

Mersin boşanma avukatı olarak hizmet veren avukatlık ofisimize, çekişmeli ve anlaşmalı boşanma davaları ile yurtdışı bağlantılı boşanma davalarında avukat desteği için ulaşabilirsiniz.

Yabancıların Türkiye’de Boşanma Dava ve İşlemleri” hakkında 2 yorum

  1. Merhaba. Ben eşimle Almanyada evlendim. 5 yıl evli kaldıktan sonra geçen yıl Türkiyeye döndüm. Boşanma davasını Almanya’da mı açmam lazım. Türkiye’de boşanma davası açabilir miyim?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön