Mersin, İhsaniye Mh. 4903 Sk. No: 20 Kat: 1 D: 4 Akdeniz  
Gsm : 0532-601-48-61 / Tel: 0324-503-44-52

Yanlış Tedavi Nedeniyle Tazminat

Doktor Hatası (Malpraktis) Durumunda Tazminat Ve Ceza Davası

Malpraktis Ne Demektir?

Malpraktis kavramı tıbbi bir terim olup, yanlış tedavi uygulamasını ifade eder.

Türk Tabipleri Birliği Hekimlik Meslek Etiği Kuralları 13. Maddesi malpraktis kavramını; “bilgisizlik, deneyimsizlik ya da ilgisizlik nedeni ile bir hastanın zarar görmesi, hekimliğin kötü uygulanmasıdır” şeklinde tanımlamıştır.

Uluslararası belgelerde ise bu kavramın tanımı, tedaviyi uygulayan hekimin sorumluluğunu genişletecek biçimde yapılmıştır. Dünya Hekimler Birliği tanımına göre malpraktis; “hekimin tedavi sırasında standart, güncel uygulamayı yapmaması, beceri eksikliği veya hastaya tedavisini vermemesiyle oluşan hasardır.”

Görüldüğü gibi, Dünya Hekimler Birliği tanımında, hekimin ilgisizliği ve deneyimsizliğinden öte, tedavinin gerektirdiği standart ve güncel uygulamanın yapılmaması da malpraktis kapsamında değerlendirilmiştir.

Malpraktis  (Hekim Hatası) Durumunda Açılabilecek Davalar

Malpraktis, yanlış tedaviyi uygulayan doktorun ve bağlı olduğu kurumun hukuki sorumluluğunu doğurur. Bu sorumluluk tazminat ve bazı durumlarda ceza gerektirir.

Sağlıklı yaşam hakkı, en önemli ve evrensel insan haklarından birisidir. Sağlıklı yaşamın devamı için hukuka uygun tıbbi müdahale büyük önem taşır. Müdahalenin hatalı veya eksik uygulanması, hastada büyük acılara neden olan sonuçlar doğurur. Bazen bu sonuçlar telafisi imkansız ve kalıcı olup, hastanın tüm yaşamını baştan sona etkiler. Bazı durumlarda ise hastanın ölümüne yol açarak hayatına mal olur.

Avukat Reyhan KAYIŞLI ARSLANBUĞA
Telefon0324 503 44 52 – 0532 601 48 61
Baro Mersin Barosu – 4264 Sicil
Adres İhsaniye Mh. 4903 Sk. No: 20 Güneş Plaza Kat: 1 D: 4 Akdeniz / MERSİN
Mersin Malpraktis Davası Avukatı

Yanlış Tedavi Sonucunda Maddi ve Manevi Tazminat

Hatalı tedavi, öncelikle Borçlar Hukuku kapsamında bir haksız fiil ve sözleşmeye aykırılık teşkil eder. Yargıtay yerleşmiş uygulamaları özel hastanelerde hasta ile doktor arasında bir vekalet ilişkisi kurulduğunu kabul eder ve malpraktis vakıalarının özel hukuk ayağı bu temelden hareket eder.

Doktor veya hastane hatası nedeniyle zarar gören hastanın, hem hekimden hem de varsa hekimin bağlı olduğu hastaneden maddi ve manevi tazminat talep etme hakkı bulunmaktadır.

Maddi tazminat hesabında;

  • yanlış tedavinin neden olduğu hasarın giderilmesi için yapılan veya yapılacak yeni tedavi masrafı,
  • uzuv kaybı veya kalıcı zararın bulunması halinde ömür boyu sürecek tedavi masrafı
  • hasta, başkasının bakımına muhtaç hale gelmişse, ömür boyu sürecek bakım masrafı,
  • hasta iş gücü kaybına uğramışsa, bu nedenle mahrum kaldığı ve kalacağı çalışma geliri dikkate alınacaktır.

Manevi Tazminat

Manevi tazminat ise hastanın, yanlış tedavi nedeniyle yaşadığı acı ve ızdırap, bu durumun yarattığı psikolojik sarsıntı ve hayattan alınan zevkin azalması karşılığında talep edilecek ve zararın büyüklüğüne göre hakimin takdiri ile belirlenecektir.

Hatalı tıbbi müdahale sonucunda ölümün meydana gelmiş olması durumunda, maddi ve manevi tazminat davası açma hakkı ölenin yakınlarında olacaktır. Bu durumda destekten yoksun kalma tazminatı da bir maddi tazminat kalemi olarak talep edilebilecektir.

Yanlış Tedavi Nedeniyle Ceza Davası

Yanlış tedavi, hekimin şahsi hatasının ön planda olması durumunda vücut bütünlüğüne karşı işlenmiş bir suç oluşturur. Suçun niteliği, hastada meydana gelen zarara göre değişir.

Doktor hatasının ölüme sebep olması durumunda TCK 85. Maddesindeki taksirle ölüme sebebiyet verme suçu oluşacaktır. Bu suç, iki yıldan altı yıla kadar hapis cezasını gerektiren bir eylem olarak düzenlenmiştir.

Birden fazla kişinin ölümüne veya birinin ölümü ile birlikte diğerlerinin yaralanmasına sebebiyet verilmesi halinde ise suçun ağırlaştırılmış hali oluşacak ve cezanın üst sınırı on beş yıl hapis cezasına çıkacaktır.

Malpraktis sonucunda ölüm gerçekleşmemiş, ancak hastada bir sağlık sorununa yol açılmışsa, taksirle yaralama suçu oluşacaktır. (TCK m. 89) Taksirle yaralama suçunun cezası ise üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası olarak düzenlenmiştir.

İlginizi Çekebilir : Gebelik Takibinde Malpraktis – Anomalili Doğum

Doktor Hatası Tazminat Davasında Görevli Mahkeme

Yanlış tedaviden tazminat davalarında görevli mahkeme, hastanenin özel veya kamu kurumu olmasına göre değişecektir.

Özel Hastaneye Karşı Açılacak Tazminat Davasında Görevli Mahkeme

Doktor ile hasta arasında kurulduğu kabul edilen vekalet ilişkisinin bir sonucu olarak bu davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu kabul edilmektedir. Özel hastanede uygulanan yanlış tedavi nedeniyle hastane ve hekime karşı tazminat davasının tüketici mahkemelerinde açılması gerekmektedir.

Hemen belirtmek gerekir ki, hasta ile Özel hastane arasındaki tedavi hizmeti, dairemizin öteden beri değişme göstermeyen kararları kapsamında vekalet akdi olarak değerlendirilmekte olup, bu bağlamda eldeki davanın da vekalet ilişkisi kapsamında değerlendirilmesi gerekir. 6502 sayılı yasanın 87.maddesi doğrultusunda 28.5.2014 tarihinde yürürlüğe giren aynı yasanın 3/L maddesinde vekalet akdinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda Tüketici yasasının uygulanması gerekmekte olup, bu nedenle vekalet ilişkisinden doğan uyuşmazlığında Tüketici Mahkemesinde görülmesi zorunludur.

(Yargıtay 13. H.D. 2014/30305 E, 2014/35473 K)

Devlet ve Üniversite Hastanesine Karşı Tazminat Davasında Görevli Mahkeme

Kamu kurumu niteliğindeki devlet veya üniversite hastanesindeki yanlış tedavi sonucunda meydana gelen zararların tazmininde görev idari yargıdadır.

İdare aleyhine tam yargı davası açılmasından önce yazılı başvuru yapılması kanun gereği zorunludur. İdarenin, zararın tazmini talebini reddi veya talebe 60 gün içerisinde cevap vermemesi halinde dava açma yoluna gidilebilir.

Yanlış Tedavi (Malpraktis) Nedeniyle Tazminat Davası Açma Süresi

Özel hastanede meydana gelen hekim hatasından dolayı açılacak tazminat davasında, Borçlar Kanunu’ nun vekalet ilişkisine uyguladığı zaman aşımı süresi geçerli olacaktır. Bu süre beş yıldır. Beş yıllık süresinin başlangıcı ise hatalı tıbbi müdahalenin neden olduğu zararın öğrenilme tarihidir. Yani malpraktisten kaynaklanan tazminat davasının zararın öğrenilme tarihinden itibaren beş yıl içerisinde açılması gerekmektedir.

Zararın varlığının öğrenildiği tarihte davacının dava açma hakkı doğar ve zamanaşımı da işlemeye başlar. Zararın varlığının öğrenilmesi zamanaşımının başlaması için yeterli olup, ayrıca zararın kapsam ve miktarının öğrenilmesi, zamanaşımının başlaması için bir koşul olarak aranmamaktadır. O halde somut olayda, 12.12.2005 tarihinden itibaren zamanaşımı süresi işlemeye başlamıştır. Taraflar arasındaki ilişki vekalet sözleşmesine dayanmaktadır. B.K.nun 126/4. maddesine göre vekalet sözleşmesinden doğan davalar beş yıllık zamanaşımı süresine tabidir.

(Yargıtay 13. H.D 2011/2343E, 2011/11552 K, 12.07.2011 tarih)

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararı

“Dava, davalı doktorların hamilelik kontrollerinde vekillik sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırı davranmaları sonucu, çocuğun anomalili doğması nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararların tazmini talebine ilişkindir. Hemen belirtilmelidir ki, vekil, vekalet görevini yerine getirirken, yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değilse de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabadaki özen eksikliğinden dolayı sorumluluk altındadır.Eğer, bu özen eksikliği nedeniyle müvekkil bir zarara uğramış ise, vekilin tazminat sorumluluğu gündeme gelecektir.

Vekil müvekkil ilişkisinde, vekilin özen ve sadakat borcuna aykırı davranışının bir zarar doğurduğu, müvekkilin buna dayanarak tazminat talep etme hakkını kazandığı durumlarda, müvekkilin tazminat isteme hakkının doğacağı ve dolayısıyla zamanaşımı süresinin başlayacağı tarihin, müvekkilin söz konusu zararın varlığını öğrendiği tarih olacağı açıktır.

Davalı vekillerin özen borcuna aykırı davranışlarının doğurduğu zararın, davacı küçük A.’nın doğumu anında bütün unsurları ile ortaya çıkmış bulunduğunun kabulü gerekmektedir. Zira, yukarıda ayrıntılarıyla değinilen anomalilere bağlı olarak, bazı uzuvların hiç mevcut olmadığı bazılarının da yeterli fonksiyona sahip bulunmadığı, doğum anında bellidir. Bunların tamamının veya bir kısmının teşhis edilebilmesi, buna bağlı olarak zararın davacılar tarafından öğrenilebilmesi ve tazminat davasının açılabilmesi için, doğumun üzerinden belirli bir zamanın geçmesi ve gelişen bir durumun tamamlanmasının beklenmesi gerektiğini gösteren herhangi bir delil yoktur.

Tersine, davacılar vekilinin muhtelif beyanlarından, gerek mevcut anomalilerin ve gerekse bunların doğurduğu sonuçların doğumdan hemen sonra öğrenilmiş oldukları anlaşılmaktadır. Keza, doğum anında mevcut anomalilerin geçen zaman içerisinde olumsuz yönde değiştiği, geliştiği yönünde de hiçbir bulgu mevcut değildir; uzunca bir zaman süren tedavi sonucunda bunlarda kısmi bir düzelme oluştuğu; yani zararın artarak değil, azalarak sürdüğü de açıkça anlaşılmaktadır.

O halde, somut olayda;

tazminat isteminin dayandırıldığı zarar yönünden gelişen durumdan söz edilmesine hukuken olanak bulunmamaktadır. Dolayısıyla, davacıların, zararın varlığını buna dayalı bir tazminat davası açmalarını mümkün kılacak tüm unsurları ile birlikte doğum anında öğrenmiş olduklarının; zararın tazminine ilişkin her türlü talep ve dava hakları yönünden yasal zamanaşımı süresinin 31.1.1994 doğum tarihinde başladığının kabulü gerekir.

Başlangıç tarihi bu şekilde belirlenen zamanaşımının süresine gelince:

B.K.nun 126/4. maddesine göre, vekalet akdinden doğan davalar beş yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Bu duruma göre, 27.1.1995 günü açılan asıl dava zamanaşımı süresi içerisinde, 7.11.2000 günü açılan ek dava ise, bu süre geçtikten sonra açılmıştır.” (Yargıtay HGK  2002/13-1011 E, 2002/1047 K, T. 11.12.2002)

Devlet Hastanelerine Karşı Tazminat Davası Zamanaşımı Süresi

Kamu kurumu niteliğindeki devlet ve üniversite hastanelerinde meydana gelen yanlış tedavi nedeni ile idare aleyhine açılacak tam yargı davalarında ise İYUK hükümleri gereğince bir yıllık hak düşürücü süre uygulanacaktır. Bu durumda da bir yıllık süre zararın öğrenilmesinde itibaren başlayacaktır.

Kamu kurumunda sunulan sağlık hizmetindeki hata veya malpraktis durumunda;

  • Yanlış tedavinin meydana geldiği veya sonuçlarının ortaya çıktığı tarihten itibaren bir yıl içerisinde ilgili kuruma zararın tazmini talebini içeren dilekçe ile başvuruda bulunulmalıdır.
  • Başvuruya olumsuz yanıt verilmesi halinde, yanıtın hasta veya yakınına tebliğinden itibaren 60 gün içerisinde idare mahkemesinde tam yargı davası açılmalıdır.
  • İdarenin başvuruya hiçbir yanıt vermemesi halinde, başvurudan itibaren 30 günün dolması ile yine talebin reddedildiği kabul edilir. Bu sürenin dolmasından itibaren 60 günlük süre içerisinde tam yargı davası açılmalıdır.
Malpraktis ne demektir?

Malpraktis, kısaca hekim hatası demektir. Tıbbi müdahale sırasında hasta haklarının ihlali, ihmal veya yanlış tedavi sonucunda hastanın zarar görmesine neden olunması malpraktis olarak kabul edilir.

Malpraktisin cezası nedir?

Malpraktis, hastanın yaralanmasına yol açmışsa taksirle yaralama, ölümüne neden olmuşsa taksirle ölüme sebebiyet verme suçu oluşur. Yaralama durumunda şikayet halinde, ölüm halinde malpraktisin tespiti halinde resen ceza soruşturması yapılır.

Yanlış tedavi sonucunda hangi davalar açılır?

Yanlış tedavinin neden olduğu zararlar için maddi ve manevi tazminat davası açılabilir. Yanlış tedavi için hastaneye karşı yapılan ödeme, hastanın sağlığına kavuşmak için harcaması gereken tedavi masrafı, iş gücü ve kazanç kaybı maddi tazminat olarak talep edilebilir. Özel hastaneye karşı tazminat davası kural olarak tüketici mahkemesinde açılır. Ölüm halinde asliye hukuk mahkemeleri görevli olur. Devlet hastanesi veya üniversite hastanelerine karşı ise tam yargı davası açılmalıdır.

Yanlış tedavi ve malpraktis durumunda özel hastane, devlet hastanesi ve üniversite hastanelerine karşı maddi ve manevi tazminat davaları hakkında bilgi için bkz. Mersin Sağlık Hukuku Avukatı

Hasta hakları, malpraktis ve doktor hatası durumunda başvurulacak hukuki yollar hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. Hasta Hakları ve Hatalı Tedavi

Sağlık hukuku davaları, aile hukuku, iş hukuku, idare hukuku, miras hukuku, uluslararası hukuk, tazminat hukuku ve tüm avukatlık çalışma alanlarımıza buradan ulaşabilirsiniz: Arslanbuğa Mersin Avukatlık Bürosu

Doktor Hatası (Malpraktis) Durumunda Tazminat Ve Ceza Davası” hakkında 318 yorum

  1. Merhabalar hocam ben 40 yaşındayım kulumda on yıldan beri ağrı vardı 2017 yılında Van üniversitesinde bana kemik kanseri tanısı kondu ve Ankara Onkoloji hastanesine sevk edildim orada yapılan patoloji dede kesin kanser tanısı kondu ve sol kulum ameliyat edilerek kemik çıkarıldı ve yerine protez yerleştirildi fakat ameliyatta çıkarılan kemiklerde hiç bir kanser bulgusuna rastlanmadı hacettepede tekrar patoloji yaptım ve çıkan sonuçta kemiğimde osteomyelit yani kemik iltihabı olduğu çıktı ben bana yanlış patoloji raporu verildiği kanısındayım şimdi sol kolumu kullanamıyorum ben dava açtım iki yıldır devam ediyor hocam sizce kazanırmıyım cevaplarsanız çok sevinirim şimdiden çok teşekkür ederim

  2. Eşim hamileydi anne karnında bebeğin kalbi durdu dediler acilen kürtaj alınması ni istediler ve işlemi yaptılar 2 ay sonra Eşim in rahatsızlığı devam etti aynı doktora kontrole gittigimizde içerde bebeğe ait parca kalmış rest plasede diye bir şey tekrar kürtaj yapılacak diye yine yatış verdiler ben böyle bir hata yapmazdım diyor doktor bu suçmu
    Bilgi verirseniz sevinirim

    1. Malpraktis davalarında, mahkeme alınacak adli tıp raporuna göre karar verir. Adli tıp raporunda hekim hatası olduğu sonucuna varılırsa tazminata hükmedilir, ancak gelişebilecek komplikasyon olduğu sonucuna varılırsa dava reddedilir. Sizin olayınızda hekim hatası varmış gibi görünse de, belirleyici olan adli tıp raporu olacaktır.

  3. 6 ay önce  kuyruk sokumu kırılması sebebiyle özel bir  hastahanede radyofrekans tedavisi oldum belden yapılan spinal anestezi sırasında canım yandı uyuşmanın etkisiyle birşey hissetmedim uyuşmam geçince iğnenin yapıldığı bölgede şiddetli ağrılarım oldu yarım saate yakın kıvrandım tam morfin verdiler ağrılarım geçti hastaneden çıktıktan sonra iğne ve sırt bölgesinde  dönem dönem ağrılarım iğne batması bir kaç kere elektriklenme oldu geçer diye düşündüm fakat son 3 haftadır şiddetli ağrılarım başladı yatamıyor kalkamıyorum ağrı kesicilerde fayda etmiyor anti depresan kullanıyorum iğnenin yapıldığı bölgede kemikte çıkıntı oluştu  8 kilo birden verdim hayatımda tansiyon sorunu yaşamadım hipotansiyon başladı bel ağrısı bacağa kalçaya vuran ağrı ayaklarda uyuşma sırt ağrısı nefes daralması göğüs ve sırt kafesimde ağrı boyun sertleşmesi boyun baş kola vuran ağrı bazende karın ağrısı karında batma hissi  idrar yaparken zorlanma yaşıyorum bazen bulanık görüyorum Crp çıkmış b12 düşmüş kan değerlerim değişmiş uyku uyuyamıyorum bitkin bir haldeyim psikolojim bozuldu.
    15.06.2020 de aynı hastaneye yeniden gittim muayene ve Mr parasını bile aldılar çekilen Lomber Mr da sadece fıtıktan  bahsediyor Mr da sinir hasarı belli olmazmı?
    Telefonla görüşmemde
    Ameliyatı yapan ortopedi doktoru bana acaba sinir köküne mi geldi dedi.
    Ameliyata giren
    Anestezi uzmanını göremedim onu bekleyen hastalarla konuştum 4.5 gündür gelmiyor görünmüyor dediler. Başhekimlik ‘le ilk görüşmede sanırım başka bir anestezi uzmanıydı açıkça söylemese de ona anca ilaç tedavisi olur dedi bir nevi kabullendi 2 inci  görüşmemde baş hekim geldi sıkıntılarımı anlattım işi hep yokuşa sürdü reddediyor kabullenmiyor.
    Gerçeği onlarda biliyorlar bunun için Adli tıp tan rapormu almam gerekiyor başka bir hastanede bunu kanıtlarsam yeterli olurmu ameliyat olduğum hastaneden kayıtlarımı alabilirmiyim buna yetkim var sanırım.
    Bu konuda nasıl bir yol izlemem gerekir bana yardımcı olursanız minnettar olurum iyi çalışmalar saygılar

    1. Açacağınız dava sürecinde mahkemece adli tıptan rapor istenecek ve bu rapor doğrultusunda karar verilecektir. Başka bir hastaneden alınacak rapor da dosya için kanıt teşkil etmekle birlikte her halükarda mahkemece adli tıptan rapor istenecek ve belirleyici olan adli tıp raporu olacaktır.

  4. Merhaba ben özel bir hastanede diş tedavisi yaptırdım 5 kez kanal tedavisi için gidip geldim en son doktor yapamayacağını başka bir doktora yönlendireceğini söyledi ve o doktor bir ilaç vermiş onu söyledi ağır bir ilaçmış. ben kabul etmedim ve başka bir doktora gittim tekrar röntgen çekip baktılar tamamlanmamış ben yapabilirim dedi ve o gün tedaviye başladılar 750 TL verdim. ve sonrasında dişimin tedavisini tamamladılar. ben özel hastaneyi aradım paramın iade edilmesini istedim bana yapışan bir sıkıntı doktor hatası yok para ödeyemeyiz dediler ben bu durumda neler yapabilirim.

    1. Tıbbi işlem ve müdahalede hekim hatası yoksa başvurabileceğiniz herhangi bir hukuki yol bulunmuyor. Ancak para ödemenize rağmen hizmet alamadıysanız, paranızın iadesini isteyebilirsiniz. Bunun için de tedaviye sizin devam etmediğiniz değil, hastanenin hizmet sunmak istemediğini kanıtlamanız gerekir. Bu durumda öncelikle arabuluculuk yoluna, arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanmazsa da dava yoluna başvurmanız gerekir.

  5. Merhabalar Reyhan hanım
    Ben 12 gün önce miyom ameliyatı oldum. Rahmimide 2 tane miyom vardı. İkisinide doktor alacaktı ama bir tanesini almış birini almamış.
    Ben ameliyattan önce yumurtalık lar ve rahmimin alınmasını istemiyorum sadece miyomları alın demiştim. Doktor bey ikinci miyomun yeri çok kötüydü ona el vurursam toparlamakta güçlük çekerdim Rahim alınmak zorunda kalırdı. Siz istemediğiniz için ben el vurmadım dedi.
    Aynı zamanda diyor ki sizin rahminiz miyom oluşumuna yatkın yine ilerde oluşur ve rahminiz normal rahimlere göre daha büyük ilerde rahminizi aldırmak zorunda kalabilirsiniz diyor.
    Bende madem böyle bir durum var alsaydınız bana neden iki defa eziyet çektiriyorsinuz bu ameliyat süreci kolay mı dedim.
    Açık ameliyat oldum sıkıntılarım devam ediyor. Eşim asgari ücretle çalışıyor. Ben ona evde ev yemekleri yaparak destek oluyordum. Birkaç ay bunları yapamayacam destek olamıyacam. Ben maddi manevi her türlü zarardayım. Bu zararı ikinci bir ameliyat ile tekrar yaşayacağım.
    Ben ne yapmam gerekiyor benimde hatam var ama doktorunda eksiği ve ihmali var.
    Aynı zamanda özel muayene oldum özel ameliyat ücreti verdim.

    1. Hekim sizin ameliyat öncesi talimat ve muvafakatinize göre hareket etmişse ve bu durum sizin için hayati risk oluşturmuyorsa sorumluluğu doğmaz. Ancak tıbbi müdahalede hata olması durumunda sorumluluğu doğar, bunun tespiti de ancak adli tıp raporu ile mümkündür.

  6. Merhaba ben Mehmet kızıma 1.5 sene önce kistik fibroz tanısı kondu bu tanı üzerine özel koşul gereksinimi vardır diyerek engelli raporu verildi kızım kalp hastası şu an 3 yaşında 3 defa açık kalp ameliyatı oldu.kistik fibroz hastalığının tedavisi yok ve ölümcül olduğu anlatildi tokat dan Ankara’ya seminerlere gittik sonradan ben doktora tekrar test yapalım kızımda bu hastalık yok bence dedim çünkü seminerlerde anlattıkları burgulari sonuçları kızımda göremiyodum ama doktor bana sonuçlar yüzde yüz dedi hata olma şansı yok dedi beni ikna etti ikna ettikten 3 ay sonra bı şüpheye düştüm başka bir hastanede tekrar test yaptırdım ve böle bir hastalığın olmadığını öğrendim ve tekrar önceki doktora gittim orda da tekrar test yaptılar negatif çıktı sonra bana makina hatası dediler bu konuda ne yapabilirim engelli raporu Haziran ayında bitti 1 yıllık vermişler di dava açsam sonuç ne olur yada kaybim olurmu

    1. Yanlış teşhis sonucunda uygulanan tedavide herhangi bir bedensel, maddi veya manevi zarara yol açılmışsa, bu zararların tazmini için ilgili hastaneye tazminat davası açabilirsiniz. Dava açma usulü, hastanenin kamu kurumu niteliğinde devlet, üniversite hastanesi veya özel hastane olmasına göre değişir.

  7. Merhabalar ben bundan bir kaç ay önce ameliyat oldum çenemden masetter kasları aşırı geliştiğinden dollayı çene kemiklerimi aşırı büyütmüştü ve kemikler törpülenecekti ameliyatı olduktan sonra çenemin bir tarafındakini fazla diğer tarafındakini az kesmişler simetrik bozukluk var birde üstüne üstlük ağızın içinden kesi atıkları yeri yukarıdan dikmişler ve ağzımda yamukluk var ve orası toplu şişmiş gibi gözüküyor şimdi 2. Ameliyat gerekli ve doktor hatası yüzünden psikolojim altüst oldu bu durum rüyalarıma bile giriyor maddi manevi dava açabilir iyim?

  8. Ben bundan birkaç ay önce ameliyat oldum çenemdeki masetter kası aşırı gelişdiğinden çene kemiklerimi aşırı büyütmüştü ve törpülenme işlemi yapıldı ama bir taraf diğer tarafa göre büyük gözüküyor yüzüm kötü görünümde birde ağız içindeki dikişi yukarıdan diktiği için ağzım yamuk ve onun yüzünden 2. Operasyon gerekli şimdi ben maddi manevi dava açabilir iyim sonuç alırmıyım

    1. Maddi ve manevi tazminat davası açma hakkınız bulunuyor. Özel hastaneye karşı açılacak davalar, tüketici hukuku uyuşmazlığı olarak kabul edildiği için öncelikle arabulucuya başvuru yapmanız gerekiyor. Arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamazsa dava açbilirsiniz.

        1. Yazı içerisinde kamu kurumu niteliğindeki hastanelere karşı malpraktis durumunda izlenecek hukuki yollar da açıklanmıştır. Bu açıklamalara göre idareye karşı tam yargı davası açabilirsiniz. Başvuru ve dava süresi ile görevli yargı yolu faklı olacaktır.

          1. Ve e nabızdan baktığımda doktor ameliyata bana yapmadığı bir işlemi yapmış gibi göstermiş bu suç teşkil edermi ?

      1. E nabızdan baktığım zaman doktor ameliyata bana yapmadığı işlemleri de yapmış gibi göstermiş bu suçmudur ?

  9. 21.12.2020 karın germe ameliyatı oldum dikişlerim yamuk duruyor kilo verme sonucu deri gevşedi sadece ön kısmı aldı istedim gibi almadı ilk konuşmamız da tam alacağını söyledi ama görselim çok çirkin şuan bunun için ne yapabilirim

    1. Tazminat davası açma yoluna gidebilirsiniz. Özel hastaneye karşı açılacak davalar tüketici mahkemesinde açılacağı için, öncesinde arabuluculuk bürosuna başvuru yapmanız gerekir. Arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamazsa dava açabilirsiniz.

  10. Merhaba, beyindeki pıhtıyı teşhis edememe sebebiyle acilden erken taburcu edilmesi sebebiyle kısmi felç yaşadık. Bu sebeple özel hastane ve hekimlerden şikayetçi olduk. Ancak 2 yıldır iddianame düzenlenmedi ve adli tıp raporu için yeni gün alınabildi. Olayın üzerinden 3 yıl gibi bir süre geçmiş olacak. Bu halde adli tıp raporu çıkınca tazminat için dava açabilir miyiz? Zamanaşımı söz konusu olur mu?

  11. Merhaba, beyindeki pıhtıyı teşhis edememe sebebiyle acilden erken taburcu edilmesi sebebiyle kısmi felç yaşadık. Bu sebeple özel hastane ve hekimlerden şikayetçi olduk. Ancak 2 yıldır iddianame düzenlenmedi ve adli tıp raporu için yeni gün alınabildi. Olayın üzerinden 3 yıl gibi bir süre geçmiş olacak. Bu halde adli tıp raporu çıkınca tazminat için dava açabilir miyiz? Zamanaşımı söz konusu olur mu?

  12. Merhabalar 06.10.2023 tarihinde çocuğumu öksürük burun akıntısı ve az nefes alıyor diye devlet hastanesine acile getirdik doktor boğazları baktı sırtını dinledi boğazı iltihaplanmış geniz akıntısı var dedi antibiyotik falan bir kaç ilaç yazdı öğleye doğru çocuğumun nefes alıp vermesi daha da azaldı zorlaştı apar topar eğitim ve araştırma hastanesi aciline geldik burada direkt kırmızı alana aldılar oksijen alıp vermesi düşmüş çekilme var diye acil tedaviye başladılar sürekli hava ve serum takılıydı kan tahlilleri yaptılar akciğerde enfeksiyon varmış ve hala tedavisi devam ediyor çocuğum bağzı yırtılırcasına ağlıyor acı çekiyor doktor hemşire görünce direkt bağıra bağıra ağlıyor maddi manevi dava açabilir miyim

    1. Merhaba. Çocuğun doktor veya hemşire görünce ağlamasında doktor sorumluluğu bulunmaz. Müdahalede ihmal olduğunu düşünüyorsanız, yazı içeriğinde belirtilen şekilde hukuki başvurular yapabilirsiniz.

  13. Merhaba bundan iki yıl önce dedem anjuo olurken doktor yanlış yerden giriş yaparak anjiyo yapmış ve dedem ameliyat masasında öldü özel hastane olduğu için stend yurtdışından getirttim dedi ama devletin olduğu ortaya çıktı tazminat davası açtık videoları yanlış yerden girdigi hepsi elimizde kazanır miyiz sizce kaç yıl sürer acaba dava

  14. Merhaba eşim sezeryan oldu doktor dikişi iki santim derinden dikmiş benim ne yapmam herekiyor

  15. Ben burun ameliyatı oldum özel hastanede 3 defa burnumu yapamadı bunun yanında dolgu yapmaya çalıştı iki defa dikis attı tekrar tekrar ve hala düzelmedi psikolojim çok bozuldu paramda kalmadı avukat tutacak ben nereye başvurabilirim ayrıca karın kası zarımı aldı kaburgamdan kıkırdak aldı kulağımdan kıkırdak aldı hakkım varmıdır dava açmaya ayrıca hastaneden ayrıldı klinik açtı hastanede yardımcı olmadı bana

  16. Benim kızım üçyaşında ve orta kulak iltihabı geçiriyor muş ve biz doktora götürdük bize cocuğun kulağı mantar olmuş dedi ve mantara bağlı enfeksiyon olmuş dedi ve ilaç damla yazdı ve ben bu ilacı kullandım akıntı daha da coğaldı ve başka doktor Du bakan bana cocuğun kulak zarının delindiğini söyledi ve ilaç verdi ama benim yanlış teşhis den cocuğumun kulağı delik şuan ve ilgilenmiyor lar kulak kendini yeniler diyorlar dava açsam kazanır mıyım

    1. Merhaba. Malpraktis davalarında, alınacak bilirkişi ve adli tıp raporları belirleyici olmaktadır. Bu raporlarda “komplikasyon” değerlendirilmesi yapılırsa doktorun sorumluluğuna gidilmez, ancak hatalı müdahale (malpraktis) değerlendirmesi yapılırsa doktor ve hastanenin sorumluluğu olacaktır.

  17. Merhabalar, annem anjiyo esnasında anjiyo telinin, yanlış ölçüde takılan stendin çıkartılmaya çalışılması esnasında kırılarak damarları yırtması sonucu bacağı kesilmiştir. Bu konuda ne yapmamız gerekir nereye başvurmalıyız size nasıl ulaşabiliriz?

    1. Merhaba. Tedavinin uygulandığı hastaneye göre başvurulması gereken hukuki yollar yazı içeriğinde açıklanmıştır. Bir avukatın doğrudan desteği ile hukuki yollara başvurabilir veya hukuki danışma alabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön