Mersin, İhsaniye Mh. 4903 Sk. No: 20 Kat: 1 D: 4 Akdeniz  
Gsm : 0532-601-48-61 / Tel: 0324-503-44-52

Arabuluculuk

Zorunlu ve İhtiyari Arabuluculuk

Arabuluculuk Konusunda Hukuki Düzenlemeler

Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’ nun 07.06.2016 tarihinde kabul edilmesi ile arabuluculuk, özel hukuk uyuşmazlıklarında alternatif bir çözüm yolu olarak Türkiye hukukuna girmiştir. Birçok Avrupa ülkesinde ve ABD’de yıllardır uygulama ile hedeflenen ilk amacın, mahkemelerin iş yükünün azaltılması olduğu söylenmektedir.

Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu (HUAK) ve buna paralel olarak çıkarılan 26.01.2013 tarihli Kanun Yönetmeliği ile Arabuluculuk, iradi bir alternatif çözüm yolu olarak düzenlenmiş bulunuyor. Kanun ve yönetmeliğin uygulanması için Arabuluculuk Daire Başkanlığı kurulmuştur.

Yürürlükte olan düzenlemeye göre, kural olarak uyuşmazlığın tarafları yargılamadan önce veya yargılama sırasında arabulucuya gitme konusunda serbesttirler.

Ancak bazı hukuk alanlarında arabulucuya başvuru zorunlu hale getirilmiş ve dava şartı olarak düzenlenmiştir. İstisnalar dışında, iş hukukundan kaynaklanan davalar, Ticaret hukuku ve Tüketici hukukundan kaynaklanan uyuşmazlıklar için  taraflar dava açmadan önce arabuluculuk sürecini tüketmek zorundadır. Yine HUAK’a eklenen 18/B maddesi ile kira uyuşmazlıkları, komşuluk hukuku, miras paylaşımı ve ortaklığın giderilmesi davaları öncesinde de arabulucuya başvuru zorunlu hale getirilmiştir.

Mersin Arabulucu Hizmeti İçin

Hemen İletişime Geçebilirsiniz

Arabuluculuğun, uyuşmazlığın tarafları bakımından avantajları:

Diğer hukuki ve politik nedenlerin yanında, ağır iş yükü, devletin yargı faaliyetini gerektiği gibi yürütmesi ve kısa sürede adil bir çözüme kavuşturması önünde büyük bir engel oluşturmaktadır. Arabuluculuk, öncelikle bu iş yükünün hafifletilmesi için, devletin tekelinde olan yargılama faaliyetine getirilen alternatif bir uyuşmazlık çözüm yoludur. Arabuluculuğun, dava yoluna kıyasla taraflar için avantajları aşağıdaki şekilde sayılmaktadır:

• Dava yoluna başvurmak ekonomik anlamda çok daha maliyetli iken arabuluculuk yöntemi bundan çok daha ucuzdur.

• Dava yoluyla uyuşmazlıkların çözümü oldukça uzun bir zaman alırken arabuluculuk yoluyla çok daha kısa sürelerde çözüme ulaşılabilmektedir.

Dava yolunda taraflar verilecek kararı tamamen üçüncü kişiye (hâkime) bırakırken, arabuluculuk yönteminde karar tarafların iradesi doğrultusunda alınacak, her iki tarafın da üzerinde anlaştığı bir çözüm yolu bulunacaktır.

Dava sürecinde yargılama, usul kanunları ile belirlenen usul kurallarına göre yürütülürken, arabuluculuk sürecinde emredici hukuk kurallarına aykırı olmamak üzere usulü taraflar birlikte belirleyecek ve esnek bir süreç işleyecektir.

• Dava süreci sonunda genellikle taraflardan birisi kazanırken diğeri kaybedecek; ancak arabuluculuk sürecinde her iki tarafın da menfaatleri temelinde kazan-kazan prensibi uygulanacaktır. Yargılama sürecindeki özellikle delil toplama ile ilgili usuli süreçler ve kısıtlayıcı süreler dikkate alındığında, hukuken haklı olan tarafın bile usulen kaybetme riski bulunmaktadır.

Dava sürecince uyuşmazlık tarafları birbiri ile “davalık” olduğundan ilişkiler onarılmaz biçimde bozulacak, arabuluculuk sürecinde ise bozulan iletişim tekrar tesis edilerek taraflar uzlaşacak ve ileriye dönük ilişkilerini sürdürmeye devam edebileceklerdir. Bu nedenle özellikle taraflar arasında aile bağları veya iş ilişkisi, ticari ilişki vs… gibi sürmesi muhtemel ilişkiler varsa arabuluculuk kurumunun bu kişiler arasındaki ilişkinin devamı için daha elverişli olduğu söylenmektedir.

Arabuluculuk Kurumuna Getirilen Eleştiriler:

Arabuluculuğun devletin tekelindeki bir yetki olan yargılama faaliyetine bir alternatif çözüm yolu olmasına getirilen bazı eleştiriler mevcuttur. Bunlar kısaca;

Arabuluculuğun teorik bir temelden yoksun olması ve bu nedenle sınırlarının belirsizliği

• Anlaşmazlığın temeline bireysel sorumluluğu koyup toplumsal sorumluluğu yok sayması ve toplumsal eşitsizliği görmezden gelmesi

• Tüm hukuki sorunları değil, sadece bireysel uyuşmazlıklara çözüm getirmesi

• Tarafsız olması gereken arabulucunun, toplumsal eşitsizlik gerçeği karşısında objektif olarak tarafsız olamayacağı

• Usul kuralları ve süreç sonunda varılacak uzlaşmada, hukukun emredici kuralları dışında bir kurala bağlı olmayacağından her toplumsal/dinsel/etnik grubun kendi hukukunu uygulama sonucu ortaya çıkabileceğinden bu bakımdan toplumu bölücü bir işleve sahip olabileceği

Arabuluculuğun, ideolojik olarak neoliberalizmin bir aracı olduğu şeklindedir.

Mersin Arabulucu Hizmetleri

Mersin‘de bulunan hukuk büromuz, yüz yüze ve online olarak arabuluculuk hizmetleri yürütmektedir. Ticaret hukuku, sigorta hukuku, fikri mülkiyet hukuku, iş hukuku alanlarında uzman arabulucu sıfatı ile tazminat hukuku, sözleşmeler hukuku, miras hukuku ve sağlık hukuku gibi özel hukukun her alanında ihtiyari arabuluculuk süreci yönetimi sağlanmaktadır.

AvukatReyhan KAYIŞLI ARSLANBUĞA
Telefon0324 503 44 52 – 0532 601 48 61
BaroMersin Barosu – 4264 Sicil
Adresİhsaniye Mh. 4903 Sk. No: 20 Güneş Plaza Kat: 1 D: 4 Akdeniz / MERSİN
Mersin Arabulucu Bilgileri

Mersin’de arabuluculuk ve tüm faaliyet alanlarımıza buradan ulaşabilirsiniz: Mersin Avukat ve Arabulucu Hizmetleri

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön